Teknoloji tasarrufu

Nüfusla birlikte yüksek oranlarda artan tüketim bizi zorunlu harcamalara itiyor. Doğal kaynakları, yarını neredeyse hiç düşünmeden kullanıyoruz. Tüketimin doğal dengesi alt üst olmuş durumda. Ortaya çıkan kaynak israfını önlemek ise elimizde! Tüketimden tasarruf etmenin birçok yöntemi var. Öncelikle tüketimi sürdürdüğümüz her alanda kendimizi sorgulamalıyız. Neye, ne kadar ihtiyacımız olduğunu saptamak bizim için önemli bir adım. Hayatımıza yön veren teknoloji kullanımında da enerji tasarrufu sağlamak mümkün. Nasıl mı? Kağıt yerine e-faturayı tercih etmek, elektronik aygıtlarımızı kapalı tutmak, pil kullanımını azaltmak, daha az elektrik kullanmak gibi yöntemlerle...

 

E-fatura

Günlük koşturmalarımızda bile kolaylık sağlayan teknolojinin, tasarruf sağlayan uy- gulamalarından biri e-fatura sistemi! Alışveriş yaptığımız her alanda elimize geçen kağıt faturalar yerine elektronik alternatiflerini tercih edebiliyoruz artık. Hem çevrim içi alışveriş sitelerinin hem de birçok fiziki mağazanın sunduğu bu imkan, kağıt tasarrufu açısından çok önemli bir gelişme. Çünkü elektronik ortamda düzenlenen faturalar, gereksiz kağıt kullanımının önüne geçiyor. Bir kağıt için kesilen ağaçları, ağaçların kağıda dönüşümünde fabrikalarda kullanılan suyu ve fabrikanın bacasından çıkan dumanı düşünün. Bu nedenle ağaçları yok ediyor, fazladan su tüketiyor ve hava kirliliğine neden oluyoruz. 2014’ten bu yana e-fatura arşiv sistemiyle hava kirliliğini yüzde 71, su kullanımını ise yüzde 45 azaltabiliyoruz.

 

Bekleme modu

Elektronik cihazların fonksiyonlarını tam olarak yerine getirmedikleri zamanları bekleme modu olarak adlandırıyoruz. Güç merkezinin devamlı açık kalma sebebi uzaktan kumanda gibi uyarıcılara sürekli cevap verebilmesini sağlamak. Şarj adaptörüyle kullanılan, uzaktan kumandalı veya sürekli bir göstergesi bulunan tüm cihazlar kapalı olsa bile akım çekmeye devam ediyor. Kullanmadığınız cihazları düğmesinden değil de fişini çekerek kapatarak güç tasarrufu sağlayabiliyoruz. Çünkü bekleme modunda hiç kapatılmadan kullanılan bir cihaz, önemli derecede enerji ve para kaybına yol açıyor. Örneğin bir watt’lık bekleme harcaması olan bir cihazınız varsa ve 365 gün 24 saat prizde takılı haldeyse yılda dokuz kilowatt-saat enerji harcıyor. Yani bekleme modunda sürekli harcanan elektrik günlük toplam üç watt ise yıllık harcamanızı 27 kilowatt-saat olarak hesaplayabiliriz. Bu konuda tavsiyemizi sorarsanız üzerinde açma kapama düğmesi bulunan çoklu uzatma kabloları oldukça pratik!

 

Şarj edilebilir piller

Piller, kimyasal enerjiyi hareket enerjisine çevirmekte en pratik kaynaklarımızdan. Dijital aygıtların kullanımının artmasıyla her yıl 15 milyona yakın tek kullanımlık pil çöpe atılıyor. Bu, içinde cıva, kurşun, nikel gibi kimyasalları bulunduran evsel atığın milyonlarcasını dışarı bıraktığımız anlamına geliyor. Ayrıca ömrü biten piller belli bir ısıyla buluştuğunda patlayabiliyor ve havaya saldığı zehirli gazlarla sağlığımızı tehdit edebiliyor. Oysa şarj edilebilir olanlar tasarruflu bir teknoloji sunuyor. Ters yönde potansiyel uygulama tekniğiyle uzun ömre kavuşturulan piller, 2007’den bu yana sıkça kullanılıyor. Aparatıyla 400 defaya kadar şarj edilebiliyor, kullanılmadıkları zaman üç ay kadar şarjı tükenmeden bekleyebiliyor. Pilin ömrü ise altı yıla kadar uzamış oluyor. Bahsedilen veriler bize birer sayı gibi gelse de enerji elde etme yolunda oldukça tasarruflu yöntemlere işaret ediyor.

 

Işıkları kapatın!

2007 yılında Sidney’de başlatılan Dünya Saati uygulaması, iklim değişikliğine dikkat çekmek amacıyla Doğal Hayatı Koruma Vakfı tarafından oluşturuldu. Bu kapsamda tüm dünyada mart ayının son cumartesi günü milyonlarca insanın desteğiyle bir saat boyunca ışıklar kapatılıyor. Hedef, sürdürülebilir bir gelecek için insanların birlikte hareket etmesinin öneminin hatırlatılması. Bu uygulama tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de oldukça önem kazanmış durumda.

Paylaş